31 Ocak 2012 Salı

Anadolu Lezzet Dünyası'na Yolculuk...


Kasım sonuydu...Ilık bir kış sabahı İstanbul Yenikapı’dan feribotla Mudanya’ya geçerken birkaç saat sonra tadacağım birbirinden leziz yemekleri düşünüyordum. Mekanın adı Anadolu Lezzet Dünyası olunca daha düşünürken ağzım sulanmaya başlamıştı.
Ben dersimi çalışıp mekan ile ilgili bilgi topladığımı düşünüyordum ki daha kapıdan girerken tahminimden çok daha büyük bir keşif olacağını anladım.

1995 yılında Anadolu Et Lokantası olarak hizmet vermeye başlayan bu kocaman restoran zamanla müşterilerinin beklentilerine daha iyi cevap verebilmek için yeniden tasarlanmış. Samimi bir ortam yaratmak için çatısı altında 5 farklı restoran konseptine ayrılan mekan çok ince detaylarla tasarlanmış. 
Uzun bir keşif olacağını söylemiştim. Tüm restoranları gezerken mütevazi ve samimi kişiliği ile Vahit beyden mekanı kurduğu ilk günden bu noktaya getiren başarı hikayesini dinledim. 60 personel ile ayda 15 bin kişiye hizmet veren toplam 450 kişilik bir mekanın hem de 1. sınıf Turizm belgesi alarak 17 senedir kalitesini sürekli artırması gerçekten takdir edilmesi gereken bir başarıdır bana göre.  Restorandaki müşterilerin yüzlerindeki memnuniyete bakarak bile bunu anlayabiliyorsunuz. Elbette bu hikayenin bir kahramanı daha var ki; bunu öğrendiğinizde taşlar yerine oturmaya başlıyor.

Vahit beyin oğlu Serdar Ertan, New York’ta bu işin eğitimini almış. Sadece mutfak değil, işletmenin her türlü detayını öğrenebilmek için Michelin yıldızlı restoranlarda çalışmış. Dekorasyondan, hijyene, mutfakta konuşulanlardan, mekanın kokusuna kadar her detayı deneyimlemiş. İşte mekan içindeki 5 farklı restoran; Anadlou Et Lokantası, Mumbar Ocakbaşı, Lopeti Steak House, Desinare Ristorante&Cafe ve Marina Balık Restoranı da Serdar Ertan’ın  mutfak idaresi , malzeme bilgisi ve satınalma yeteneği ile geliştirilmiş.

Alışkanlıklarından çok zor vazgeçen Türk insanına Lopeti Steak House’da Dry Aged ve Wet Aged sunulurken ilk başta tereddüt yaşansa da kısa sürede çok güzel geri dönüşler almışlar.
Zaten Serdar Ertan’ın bu açıklamasını kim duysa bakış açısı değişir:
“Bana sorarsanız orta piş­miş eti 1 gece dinlendirdiğiniz için bakteri açısından riske girersiniz. Fakat kuru dinlendirmede et, tamamen kendi­ni korur. Bakteri üretmez, çünkü özel bir dolapta hava sir­külasyonu sayesinde korunur. Wet Aged ise Arjantin mutfağında çokça uygulanan bir teknik ve Dry Aged tekniği­ne göre daha tasarrufludur. Etten kayıp olmaz bu teknikte. Kıyaslarsak; Dry Aged tekniğiyle yaşlandırılan et daha yumu­şak ve lezzetlidir. Wet Aged’de ise çok yumuşak olmaz. Kas­ların enzimler tarafından parçalanması süreci eti yumuşa­tan süreçtir.”

Her restoranda geleneklere bağlı kalınarak yeniden dizayn edilen bir Klasik Türk mutfağı izlerini görebilirsiniz. Örneğin Adana Kebabı, yine Ada­na Kebabı ama lavaşının içine özel bir eski kaşar ekleyip ve ızgara yapıyorlar. Çatala gelecek şekilde küçük dürümler tasarlamışlar.
Hani ocakbaşında etin yanına bir de domates biber közlerler ve tabağın yanına garnitür olur ya, onu da közledikten sonra püre haline getirip sos yapmışlar ve farklı formlarda tabaklarla sunuyorlar. Kulağa nasıl geliyor bilemiyorum ama etinizi közlenmiş domates ve biber sosuna batırmak şaşırtıcı bir keşif oluyor. 
Bunların yanında ise Antep’ten gelen ve koruk suyu ile yapılan turşu, şifalı salata olarak nitelendirebileceğim taze otlar katılmış gavurdağı salatası ve patlıcan herse mutlaka tavsiye ediyorum. Bir de bu lezzetlerin yanında Anadolu üzümünden yapılmış şarapları denemenizi tavsiye ediyorum. Rakıya ihanet etmiş olmayacaksınız. Hatta kebap size teşekkür edecek eski dostu ile kavuşturduğunuz için. Eğer bu konuda bilgim az diyorsanız bunun için özel eğitim almış servis personelleri size en doğru şarabı seçmenize yardım edecek merak etmeyin.

Evet kebap yiyorsunuz, hem de ocakbaşında ama kesinlikle bir restoran inceliğinde. İşte bizim kebabımız , bizim Anadolu lezzetlerimiz böyle sunulmalı. Her detayına böyle özen gösterilmeli ve siz de böyle lezzetlerin peşinden koşmalısınız. Yeni nesillere kültürümüzü anlatabilmek ve aktarabilmek için. Ellerine sağlık ve afiyet olsun diyebilmek için…


Eski Mudanya Yolu7 Bademli BURSA
0224 549 23 03

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder