1 Mayıs 2010 Cumartesi

hayatın farkında olmak

Blog yazmaya karar veren insan ne düşünür? Neden yazma ihtiyacı duyar? Sosyal medya hızlı paylaşım için bu kadar çok imkan sağlarken tek başına blog yazma ihtiyacı nerden gelir?Bilmiyorum diyerek işin içinden sıyrılabilir miyim acaba?
Peki sıyrılmayacağım...
Benim için en basit açıklaması şöye:
Hayatı ciddiye alıyorum! Attığım her adımın farkındayım. Kontrollü bir insanım demiyorum. Sınırlar çizmeyi sevmem. Ne zaman ne yapacağım belli olmaz ama birşey yapıyorsam da farkındalık antenlerim açıktır :)
Bir anda kendimi boğazın kenarında buluyorsam bir sebebi vardır elbette. Orada görmem gereken bir detay, içime çekeceğim nefesin tazeliğini hatırlamak... Belki Özü ile arabada oturarak susmaya , hayatı konuşmaya ve tekrar susmaya ihtiyacımız vardır. Kuyruksuz Uçurtma ile yürüryerek yeni seyahat planlarımız üzerinde konuşmaya... Maido ile birlikte o anı ölümsüzleştirmek için fotoğraf çekmemiz gerekiyordur... Belki de Berkeley ile üniversite yıllarından beri hayalini kurduğumuz boğazdaki ev üzerine konuşmaya...
(sevgili arkadaşlarım Berkeley, Özü, Kuyruksuz Uçurtma ve Maido blogum sizlerle güzelleşecek)
İşte bu farkındalıkları , hayatın güzelliklerini , yeni keşifleri bir yerlere karalamaya karar verdim... olur da birileri de okumak isterse diye de sanal dünyaya taşıyorum.
Unutmadan baştan söyleyeyim. Benim işim şarap! Bu sebeple yazılarımın çoğunda şarap konu olacaktır. En olmadık yerde bile karşınıza çıkacaktır. Sonra söylemedi demeyin.
N'apim, işim benim hayatım!
Hoşgeldiniz!
tulinbo

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder